Ayçekirdeği (Helianthus annuus) çitlemek, çevremizi gözlerken sıkça kullandığımız bir yöntemdir. Çitlemek eğer kontrollü gözlem ve deneyler yaparken kullanılırsa, bilimsel araştırmanın bir yöntemi olarak da ele alınabilir. Bu yazımızda bir bilimsel araştırma yöntemi olarak çekirdek çitlemenin bu güne kadar değinilmemiş epistemolojik bir çekincesinden bahsediyoruz.
Çekirdeyin, çitlenen ve çitlenilen olmak üzere iki parçadan oluşan bir çitlenge olduğunu biliyoruz. Ancak çekirdeğin yine a priori bildiğimiz bir özelliği şudur ki; çekirdek lezzeti alınmak üzere çitlenen bir olgudur. Ancak çitleme işlemi çekirdeğin yapısını değiştirmekte, tohumun çitlenmeden önceki lezzetini bilmemize engel olmaktadır. Yani çekirdek çitlenmeksizin lezzeti alınamaz. Çitlendiğinde de çitlenmemiş hali değiştiğinden çitlenmeden önceki lezzeti bilinemez. Çekirdeğin gerçek lezzeti ancak kuantum mekaniği ilkeleri uyarınca çıkarsanabilir.
Bu yüzden ayçeğirdeğinin lezzeti ile ilgili olarak iki yeni çekirdek altı parçacık tanımlanmıştır. Ayön ve çekirdön olarak isimlendirilen bu parçacıklar bildiğimiz ayçekirdeğinin elektromanyetik ve çitlembik hızlandırıcılarla çok yüksek hızlarda fındık ve fıstıkla çarpıştırılması ile hakkında bilgi sahibi olabildiğimiz varlıklardır.
Bu yazımızla kuantum çitlembiği hakkında okuyucularımıza giriş seviyesinde bilgi vermeyi amaçladık. Cumhuriyet Bilim Teknik Dergisi'ne gönderdiğimiz bu yazı her ne kadar kabul edilmediyse de umuyorum amacına uygun ve merak uyandıran bir yazı olmuştur. Dostça kalın.
Şarkı: The Guess Who - Sour Suite (1971)
7 yıl önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder